Şerife Güler


Tarih Unutmaya Gelmez

Taştan medet umanlardan değiliz lakin toplumsal beklentiye kulak verip insanların fikirlerine saygı gösterebilecek kadar hoşgörülüyüz.


Taştan medet umanlardan değiliz lakin toplumsal beklentiye kulak verip insanların fikirlerine saygı gösterebilecek kadar hoşgörülüyüz. 

Dert ettiğim şey hayatını kaybedenlerin unutulmaması. Unutmamak için neler yapılabileceği. Müzeler, toplumun tarihini yaşatan mekânlardan. Deprem şehitlerine bir vefa, gelecek nesillerimize ise geçmişte yaşananları hatırlatıcı, ders çıkarıp yaptıkları işi iyi yapmalarını anlatmaya çalışacak. Müze günümüzde ve gelecekte yaşayanlara depremin etkisini, sonucunu öğretmeye yardımcı olacak.

Tarih unutmaya gelmez, tarih affetmez, yaşanılanlardan ders çıkarmazsak tarih tekerrür eder.

Sorgulanması, araştırılması gereken çok şey var. Bilim insanımızın deprem ile ilgili mimari, sağlık, mühendislik, sosyal açıdan deprem öncesi ve sonrası değişen kültürel yapının araştırılması, depremin etkisiyle yaşanan travma ve psikolojik rahatsızlıkların düzeyinde artış oranı vb. birçok konuda depremi araştırma konusu yapılmasını isterim ki pek çok açıdan depremin etkisi ortaya konulsun. Depremi şu an somut veriler üzerinden değerlendiriyoruz. Ya soyut değerler açısından neleri kaybettik? Depremi konu alan bilimsel çalışmaların verileri de müzelerde topluma sunulsun. 

Çoğunlukla karşılaştığımız bir şey, şu olmasın bu olsun. Engel mi bir şeyi yaparken diğerini yapmak. Bir insan toplumsal görevleri gereği birçok rolü oluyor. Roller birbirine karışmıyor, evde baba okulda öğretmen olabiliyor. Hizmet üretirken de aciliyet sırasına göre tüm toplumun ihtiyacı olan toplumsal birliği, dayanışmayı artıracak her türlü hizmet üretilmeli.

Nedense bazıları bazı konularda hep öncelik belirliyor. Biri olsun diğeri kalsın. Çocuğunuz okulda sadece matematik dersi alsa nasıl olur, matematik önemli diğerleri kalsın mı diyoruz. 

 Topluma hizmet için her bir şeyin işlevi, önemi farklı. Adıyaman’da taziye evlerinde üç gün boyunca taziye kültürü yaşanıyorsa tarihimizin devamı, kültürel aktarım için müze veya anıtın zenginlik katacağı düşüncesindeyim. İlimizdeki kültürel çeşitlilik artmış olur.

 Vefat edenin önce eşyaları çıkarılır evlerden, sonra da belleğimizdeki hatıraları birer birer kaybolur. Eşyalarını çıkardık, dağıttık: anılarını zihnimizden çıkarmayalım.  6 Şubat, depremi yaşayan illeri ziyaret edildiği bir gün olsun. Bu ziyaretler bir mekânda gerçekleşsin ve bu mekânda depreme dair sayısal verilerden tutun, depremin yıkıcı etkisi ve can kaybının artmasına neden olan sebeplerin araştırılması sonucunu kapsasın. Deprem şehitlerinin hikâyesi olan bir eşyası ve video, fotoğraf destekli anısının anlatıldığı içerikler paylaşılsın. 

Adapazarı Deprem ve Kültür Müzesi 2000 yılında yapımına başlayıp 2004 yılında ziyarete açılmış. İlimizde neden olmasın?