Necati Atar


Kim Neyi Kime Tanıtacak?

Neyini tanıtacaksınız Adıyaman'ın? Enkazlar molozlar, acılar içinde yaşayan bir kentin neyini tanıtacaksınız Allah aşkına! Her gün yıkılan ve yıkılmayı bekleyen binalarını mı?


 

İstanbul'da 26-29 Ekim 2023 tarihleri arasında Adıyaman Tanıtım Günleri düzenlenecekmiş.

Çok yerinde ve isabetli bir karar. Biz depremin ilk gününden bugüne tam 8 aydır Adıyaman'da yaşanan felaketin boyutunu bir türlü Türkiye gündemine taşıyamadık.

İnsanların hâlâ çadırlarda yaşadığını ve konteyner verilmediği için Adıyaman'a gelemediğini ve Adıyaman'dan sırf bir konteyner yüzünden gidecek olanları anlatamadık.

8 aydır suyumuzun içilebilir olup olmadığı konusunda yetkililerden bir tek cevap alamadık.

Üniversitemizin birçok bölümünün ağır hasarlı olduğunu ve bununla ilgili gerekli adımların atılmadığını bir türlü anlatamadık.

Şehrin molozlardan enkazlardan toz bulutlarından geçilmediğini her gün yeni yıkımlardan dolayı caddelerimizin sokaklarımızın kapatıldığını anlatamadık.

Bir bakanın şehre gelişi ile Atatürk bulvarı'nın trafiğe kapatıldığını ve şehrin gerçek yüzünün gösterilmemesi için yapılan şaklabanlıkları anlatamadık.

Ağır hasarlı hiçbir okulumuzun yıkılmadığını ve yerine yeniden okul yapılıp yapılmayacağı konusunda bir karar alınmadığını ve hafif hasarlı okullarımızın neden eğitime hazır olmadığını anlatamadık.

Mağdur kiracılara konteyner verilmediğinden dolayı artan fahiş kira fiyatlarının nasıl bir zulme dönüştüğünü anlatamadık.

Tam 8 aydır gelen bütün devlet büyüklerinin enkaz alanlarını görmeden şehrin mutena bir yerinde ağırlanıp uğurlandıklarını anlatamadık.

Bir taşra ilinde yaşamanın bir taşra ilinde olmanın yalnızlığını çaresizliğini anlatamadık kimseye 8 aydır.

Tam 8 aydır depremden etkilenen iller arasında sayıldık; Gaziantep ile Şanlıurfa ile Diyarbakır ile Adana ile bir tutulduk.

Ne ölülerimizin kefensiz gömüldüğünü ne de aylar sonra enkazdan çıkarıldığını anlatabildik Türkiye'ye.

Ama şimdi seçimler yaklaşıyor. Herkesin olduğu gibi şehirlerin de tanıtılmaya ihtiyacı var. Bu İstanbul'da katıldığımız kaçıncı tanıtım günleridir bilmiyoruz. Tek bildiğimiz adaylık düşünen herkesin bu tür tanıtım günlerine yoğun ilgi gösterdiği ve sıradan vatandaşların da bize bol bol İstanbul'un güzelliklerini tanıttığı. Yalnız biliyorsunuz Adıyaman'dan İstanbul'a uçak biletleri çok pahalı.. Tanıtım günleri için birçok vatandaşımız Şanlıurfa ve Gaziantep'ten uçmayı tercih ediyor. Yani anlayacağınız Adıyaman tanıtım günlerinin yolu bile Gaziantep'ten Şanlıurfa'dan geçiyor.

Ama konumuz bu değil, konumuz Adıyaman'ın tanıtımı. Madem Adıyaman'ı Türkiye'nin gündemine getirmek istiyorsunuz, madem amacınız budur, öyleyse Adıyaman'daki enkazları kaldırılmayan molozları konteyner verilmediği için mağdur olan kiracıları anlatan kısa bir belgesel çekin.

Sahipsizliğini çekin Adıyaman'ın, çaresizliğini çekin ve bütün Türkiye'ye anlatın burada yaşanan acı hikayeleri.

Çünkü bizim gerçeğimiz budur, gerçek yüzümüz budur, yaşadığımız budur ve Türkiye'nin farkında olması gereken de budur. Hazır herkes buna hazırlanmışken ve bütün gözler tanıtım günlerindeki Adıyaman'a çevrilmişken bundan daha iyi bir fırsat bulunamaz. Her belediye kendi yerleşkesinde yaşanan felaketi çeksin, tanıtsın bütün Türkiye'ye.

8 aydır size anlatamadığımız çaresizliğimiz budur desin, 8 aydır bu acılarla boğuşuyoruz ve sesimizi kimselere duyuramıyoruz, bunun için farklı bir etkinlik düzenledik ve size Adıyaman'da yaşananları bütün çıplaklığıyla göstermek istedik desin.

Hani bunlar anlatılmayacaksa, bunlar gösterilmeyecekse, bunlar Türkiye'nin kamuoyuna getirilmeyecekse getirilecek olan nedir?

Etkinliğe katılacak olanların boyu posu mu, yapmış olduğu hizmetler mi, ne kadar özel ve güzel oldukları mı, şehre kattıkları katma değer mi, yoksa aday yapılmaları durumunda yapacakları hizmetler mi?

Neyini tanıtacaksınız Adıyaman'ın? Enkazlar molozlar, acılar içinde yaşayan bir kentin neyini tanıtacaksınız Allah aşkına! Her gün yıkılan ve yıkılmayı bekleyen binalarını mı? Bir konteyner bulamadığı için şehre gelmeyen ve şehirden göçmeyi düşünen insanlarını mı? Çöken bir türlü düzelmeyen altyapısını mı?

Yaptığımız ne enkaz edebiyatı ne deprem edebiyatı ne de acılar edebiyatıdır. Anlatmaya çalıştığımız Adıyaman'ın gerçeğidir. Adıyaman'ı tanıtacaksanız yapacağınız bundan ibarettir, yok kendinizi tanıtacaksanız biz sizi zaten tanıyoruz. Sizi, yani bu tanıtım günlerini organize edenleri, katılacak olanları, sponsor olanları, hepinizi yani.

Yok amacımız bir güzellik yapmak diyorsanız o zaman İstanbul'da yapılacak Adıyaman tanıtım günlerinde yapacağınız masrafı yani dernekler olarak Valilik olarak belediyeler olarak iş adamları olarak gönüllü memleket sevdalıları olarak mağdur kiracılara birer konteyner alın ve bu barınma zulmüne bir son verin artık. Bu kente yapacağınız en büyük güzellik, yapacağınız en güzel tanıtım budur. Ötesi dostlar mecliste görsünden, Körler sağırlar birbirini ağırlardan ibarettir...