Günümüzün popüler tanımlarından olan finansal özgürlük, benim de hayatımdaki amaçlarımdan biridir.
Ayrıca belirtmeliyim ki mahlasım, Faysal Özgür’ün de isim babasıdır.
Bu konu hakkında, tabi ki herkesin ilgi duymasını beklemiyorum.
Ama bu ilgisizliğin, finansal özgürlüğün değerini ve önemini düşürmeyeceğini düşünüyorum.
Bizi kimin yönettiğinin, hangi şehirde yaşadığımızın, hangi saatte uyuyup hangi saatte uyandığımızın önemsiz olması, önemli değil mi?
Kaç gündür yok asgari ücret ne kadar olacak yok memur zammı ne kadar olacak diye diye haberlerin esiri olmuşuz.
Dizi arasında ki reklamlar gibi diziye kaç dakika kaldığını görsek bari!
Sistem nasıl çalışıyoru bilen çok ama umursayan az.
Şu an mevcut emeklilerin maaşı ve devletin giderlerinin bir kısmı çalışanların maaşlarından yapılan kesintiler ile karşılanıyor.
Haliyle, kabaca, bizlerde emekli olduğumuzda o zaman ki çalışanlar, bizi besleyecek diyelim.
Bu sistemde devlet ek olarak sigortanızı da karşılıyor.
Bunun için devlet yaklaşık olarak 65 yaşına kadar sizden bizden kesinti yapıyor, bunları emekli olunca, işte şu anki emekli maaşı gibi kendisinin belirlediği miktarda, siz ölene kadar geri ödüyor.
Bu çarkın devamı için işe yeni girişlerin olması gerekiyor.
Mümkünse asgari ücretli olmasalar daha iyi olur.
Emekli maaşının ne kadar süre ödeneceği de tam olarak bilinemediği için sistem an itibari ile error veriyor.
Peki biz ne yapmalıyız?
El cevap; devletin yaptığını yapmalıyız!
Kendimizden kesinti yapmalıyız ama bu kesintiler kendi kendine de büyümeli.
Yani yatırım yaparak bu finansal özgürlüğün tadına varabiliriz.
Yav he he, görürsem söylerim, senin tuzun kuru gibi söylemleri olanlara saygı duyuyorum ama bu da konunun önemini değiştirmiyor.
Ben dediğim için güneş doğup batmıyor, güneşe uyan veya uymak zorunda olan benim!
En basitinden örnek vermek gerekirse, deprem olduğunda zengin fakir, en fazla üç gün eşit oldu.
Sonra zenginler ve finansal özgürler gruptan ayrıldılar.
Bu saatten sonra önümüzdeki süreçte tabiki yeni yeni zenginler ve finansal özgürler olacak, yeni iş kolları açılacak, yeni Elon Musk’lar gelecek ama biz onların zengin olmak için çektiğini çekmek zorunda değiliz ki!
Mevcut yatırım ortamlarına ve araçlarına gücümüz ölçüsünde katılırsak yeterli olur.
Yani, Cem Yılmaz’ın “şurada yapılmışı var”, repliğine atıfta bulunarak kurumsal şirketlere borsa veya fonlar üzerinden ortak olmak gerekiyor, o kadar.
Ev alacak paranız yoksa gayrimenkul şirketlerinin hisselerini alabilirsiniz veya araba, banka, market aklınıza ne gelirse…
Dikkatinizi çekti ise sadece alabilirsiniz, dedim.
Bir şeyin fiyatının çıkma veya düşmesi ile yapılan eylem ticarettir, ben ise yatırımı kastediyorum…
Finansal özgürlük için yapılan yatırım, insanın her istediğine ulaşmasını sağlamayabilir ama burada önemli olan zaten istemediğin şeyi yapmamaktır!
Finansal özgürlük, mevcut yaşam standardınızı devam ettirebilmek için yeterli parayı, çalışmaya gerek olmadan kazanmaktır!
Bunu borsada nasıl yapacağınızı ise gazetedeki yer kısıtlılığı nedeniyle şimdilik bilgim dahilinde yazamıyorum.
Kısmet olursa bu konuda tekrar yazarım diyerek nokta koyuyorum.
Selam ve dua ile…
