Sezai Yılmaz


Ağır İmtihan

6 Şubat Deprem. 11 il acılar içinde kaldı. Hepsine taziyelerimizi iletiyoruz. Hepimizin başı sağ olsun.


6 Şubat 

Deprem.

11 il acılar içinde kaldı. 

Hepsine taziyelerimizi iletiyoruz. 

Hepimizin başı sağ olsun.

Geride kalanlar için duacıyız.

Zor günlerdi.

Bir daha yaşanmasın isteriz.

Ama oldu işte.

Hepimizden bir parça aldı götürdü.

Sadece insanımızı almakla kalmadı.

Şehrimizi, tarihimizi, kültürümüzü, yaşadıklarımızı, anılarımızı, kısaca bizi biz yapan çok şeyimizi aldı götürdü.

Bu Şehir, çok acı çekti, çok ağladı, çok dua etti.

İnsanımızın feryatları hiç bu kadar içten olmamıştı.

İnsanımızın gözyaşları hiç bu kadar akmamıştı.

İnsanımız, hiç bu kadar, yemeğe ve suya olan ihtiyacını karşılamayı unutmamıştı. 

İnsanımız, tanımadığı insanlara hiç bu kadar içten ve samimi olarak sarılmamıştı

İnsanımız, kendini unutmuş ve enkazdakilere nasıl yardımcı olabilirim gayretine düşmüştü.

Enkazdan canlı birisi çıkınca gözyaşları daha bir anlamlı oluyordu.

Sabır, Sebat ve Tevekkül şehrin üzerini kaplamıştı.

Hastane bu kadar hastayla karşılaşacağını beklemiyordu.

Kabristan bile bu kadar insanı misafir etmeye alışık değildi.

Ama olan olmuştu bir kere.

Dedim ya Şehir çok acı çekti. 

Acı, çok acı ve en zor zamanlardı.

Günler günleri kovaladı.

6 Şubat 2023 insanlık tarihine acı bir gün olarak düştü.

O günlerin eksik ve yanlışları bir tarafta kalsın.

İnsanımızın, samimi ve fedakârca maddi ve manevi desteklerini de not etmek lazım.

Tarih, bu şehrin yaşadığı zorluğa ortak olmaya, derde derman olmaya gelen o güzel insanları da not etti.

Kardeşinin dertleriyle dertlenenleri bu şehir unutmadı ve unutmayacak.

Hepsine selam ve dualarımızı iletiyoruz. 

Öyle güzel hikâyeler yaşandı ki bunu kalemler ifade edemez.

İsimsiz kahramanlara selam olsun.

Hayat devam ediyor.

Depremin üzerinden bir yıl geçti.

Hiç birimiz o günleri unutmadık.

O yaşananlardan dersler çıkaralım.

Nerede hata yaptık, neyi eksik bıraktık.

 Unutmayalım.

Şehrin ve içindekilerin üzerimizde hakları var.

Sorumluktan kaçmadan, çözümün bir parçası olmak zorundayız.

Şehrin tekrar diri, üretken ve canlı bir hale dönmesi için gayret etmeliyiz.

Hangimizin elinden ne geliyorsa ona katkı sunması gerekiyor.

Umutsuzluk ve karamsarlık bu Şehir ve bu İnsanlara yapılacak en kötü etkidir.

Dedikodu ve olumsuz dil Şehrimize zarardan başka bir şey vermez.

Adıyaman depremi yaşadı.

Adıyaman depremle yok olmayı yaşamayacak.

Adıyaman depremi atlatacak.

Adıyaman tarihi, kültürü ve insanıyla tekrar buluşacak.

Şehrimizin yükünü almak hepimizin borcu.

Öyleyse beklemeye gerek var mı?