Biz televizyonda haberlerin ardından verilen hava durumunda Adıyaman’ın söylenmemesine üzülen küçük bir şehrin naif insanlarıydık.
Memleketimiz ile ilgili olarak da sanki hep birden söyleyeceği öğretilmiş gibi ‘sahipsiz’ ifadesini kullanan insanlardık. Gerçekten bir kader konsepti gibi yaşananlar da bu hikâyeye tam uydu.
Çok büyük bir deprem oluyor, 11 il etkileniyor, bunun yarısından çoğu az etkilenmişken, en çok etkilenen illerden biri biz iken, (o gün haber takip etme durumumuz olmadığı için birebir bir şey diyemiyorum ama üzerinde çok konuşulduğu için gerçeklik payını yüksek gördüğümden inanıyorum ve konu ediyorum) ona rağmen bir unutulma, yok sayılma, ilgilenilmeme durumunu da yaşadık.
***
2020 Elazığ depreminden sonra da benzer bir sahne yaşanmıştı aslında ama o zaman pek dikkatimizi çekmedi, mağduriyetin olumsuz sonuçlarına maruz kalmadığımız için. O günkü haberlerden aldığım aşağıdaki ekran görüntüsü aslında her şeyi apaçık anlatıyor. (Elazığ’da deprem oluyor, etkilenen iller sıralanıyor, etrafındaki bütün iller söyleniyor, ötesindeki/uzaktaki iller bile yazılırken arada kalan Adıyaman’ın adı geçmiyor haberde. Ve hatta komşu ülkelerin adı bile zikredilirken. Güler misin ağlar mısın!) Galiba bu bizim kaderimizmiş. Umarım bu sarsılmayla değişir.
***
Velhasılı birçok bakımdan kötü yaşanmışlıklar oldu. Allah (cc) bir daha yaşatmasın, ders alınsın ve unutulsun inşallah.
Bitti
